Daily report for 19 March 2009

Katılımcılar perşembe günü Akdeniz ve Arap ülkeleri bölgesel gruplarının oturumlarına katıldılar. Politik süreç, sabah yerel yönetimler ve parlamenterlerin konuşmaları, öğleden sonra İstanbul Su Uzlaşmasına uyum konusu ile devam etti. Tematik oturumlar “İnsan Kalkınmasının İlerletilmesi ve BKH” ve “Finans” konuları ile devam ederken, “Küresel Değişim ve Risk Yönetimi” ile beraber “İdare ve Yönetim” oturumları ile son buldu.

BÖLGESEL OTURUMLAR

AKDENİZ ÜLKELERİ GRUBU: Akdeniz Su Enstitüsünden, Hachmi Kennou, bu oturumda belirtilen yorumların Akdeniz bölgesel bildirisinin son metnini oluşturacağını söyledi. Başlangıç yorumlarında Amb Roza Ieremia (Yunanistan) bölge için politik öncelikleri belirledi. Bu öncelikler şunlardır: sürdürülebilir finansman, iklim değişimine uyum ve zararların azaltılması, entegre su kaynakları yönetimi (ESKY) ve entegre kıyısal bölge yönetimi (EKBY) arasında sinerjiler yaratmak. Fas Devlet Bakanı, Abdelkebir Zahoud bilgi ve teknoloji transferinin önemini anlattı.

Küresel Su Ortaklığı-Akdeniz’den (KSO-Akdeniz) Michael Scoullos, taslak Akdeniz metninin içeriğini özetledi. Özette, bölgenin Foruma yeni politik taahhütlerle yaklaştığını belirtti.

Mavi Plan’dan Henri-Luc Thibault, su talebi yönetimi ve iklim değişimine uyum ve su idaresi ve finansmanı adlı ilk oturumda talep yönetiminin ve verim prensiplerinin önemini vurguladı. KSO-Akdeniz’den Vangelis Constantianos, eğitim, tüm paydaşların katılımı ve cinsiyet farklılığının dikkate alınması gibi etkenlerin idari sorunları ele alırken önemli rol oynadıklarına değindi.

Lübnan Enerji ve Su Bakanı, Fadi Comair Lübnan’da uygulanan iki ayrı su idaresi inisiyatifi ile ilgili sunumda bulundu. Tunus Ulusal Su Temini Yetkilisi, Mohamed Ali Khouadja iklim değişiminde önlemleri mobilize etme çalışmaları ile Tunus’un edinmiş olduğu tecrübeleri anlattı. Avrupa-Akdeniz Sulama Toplumu’ndan, Juan Valero De Palma Manglano sulamanın bölgedeki önemini anlattı. Avrupa Kalkınma Bankası’ndan Niraj Shah ise değişik finansman stratejilerin gerekliliğine işaret etti.

Katılımcılar taraflar arasında sanal su; işgal altında, uyuşmazlık durumlarında ve sınır aşan sular gibi çeşitli durumlarda su yönetimi; su, enerji ve yiyecek gereksinimleri arasında karşılıklı etkileşim süreci; kuzey-güney Akdeniz havzasında işbirliği imkânları gibi konuları tartıştılar.

Oturumun ikinci panelinde ele alınan su ve kıyı gelişiminde, Dünya Su Konseyi Başkanı (DSK) Loïc Fauchon tartışılabilir olmasına rağmen Akdeniz’de modern teknolojinin oynayabileceği role bakmak gerektiğini belirtti. Oturumun Başkan yardımcısı Çevresel Deniz Bölgeleri Akdeniz İçi Komisyonu Konferansı’ndan Michel Vauzelle turizm, kentselleşme ve göçün kıyı şeritlerine uyguladığı baskılardan söz etti. Oturum Başkan yardımcısı ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı’ndan Ivica Trumbic karasal ve kıyısal bölgeler arası olan zayıf entegrasyonun yoksul ve zengin nüfus arasında gergiliklere neden olduğunu belirtti. Katılımcılar taraflar arasında şu konuları konuştular: kıyı bölgelerinde turizm ve tarımın su için rekabet eden sektörler olduğu, Akdeniz kıyı bölgelerinde tuzdan arındırma ve atık su arıtımı tesislerinin önemi, entegre su kaynakları yönetimi (ESKY) ve entegre kıyısal bölge yönetimi (EKBY) bazen birbiri ile çelişki halinde olsa da ESKY ve EKBY prensiplerini eşzamanlı uygulamanın önemi, Avrupa Birliği’nin kıyısal bölgelerinde, Avrupa Birliği Su Çerçeve Yönergesi’nin doğuracağı sonuçlar, ve diğer bölgesel inisiyatifler. Diğer bölgesel inisiyatiflere örnek olarak Avrupa-Akdeniz Ortaklığı, ve bölgesel işbirliğini teşvik eden Deniz Çevresini ve Akdeniz Kıyı Bölgesini Koruma Anlaşması gösterildi.

Oturumun kapanışında İspanya Su Bakanı Müsteşarı Teodoro Estrela şu konulara değindi: halkı bilinçlendirmenin önemi, fiyatlandırma politikası ve su talep etme yönetiminde politikaların bütünleşmesi. Sayın Trumbic su yönetimindeki Avrupa Birliği Ufku 2020 programı kapsamında olan bölgesel ortak çabaların önemini paylaştı.

Fransa Ekoloji, Enerji, Sürdürülebilirliği Kalkındırma ve Bölgesel Kalkınma Bakanı Jean-Claude Vial, politik aktarımların taahütünün yapılmasını istedi. Aynı zamanda İspanya Çevre ve Kırsal Bölge Deniz İşleri Bakanı Elena Espinosa Mangana su talepleri ve çevre koruması ile ilgili ülkeler arası daha uyumlu bir dayanışma olması gerektiğini belirtti.

ARAP ÜLKELERİ GURUBU: Arap Su Konseyi (ASK) Başkanı Mahmoud Abu Zeid, suyun sınırlı olduğu Arabistan bölgesinde tarım, endüstri ve evlere yeterli su dağıtımının zorlu olduğunu belirtti. Bu problemlerin şu şekilde çözümlenebileceğini belirtti: Arap Su Akademisi dahil bölgenin insan kaynaklarının teşviki, eyaletler arası işbirliği ve de uluslararası bilgi alış verişinin devamı.

DSK Başkanı, Loïc Fauchon forumun ana yükümlülüklerini belirtti, bunlar: suya olan hakkın uygulaması; su ve sanitasyon için daha fazla fon bulunması ve daha verimli kullanımı; temiz sürekli su tedarikinin sağlanmasını denetleyen su müdürlerinin gerekli mevkilerde olması, ve su kaynaklarıyla ilgili eğitimin sağlanması.

ASK Genel Direktörü Safwat Abdel-Dayem Arap ülkelerinin bölgesel süreçlerini anlattı. Ayrıca su hakkının uygulanması ve işbirliği ile beraber alış verişi sayesinde insanlar arasındaki ayırımı birleştirmek dahil olmak üzere su yönetimini geliştirici gerekli mekanizmaları vurguladı.

Geçmiş Sudan Başbakanı Al Sadiq Almahdi, anlaşmaya varabilmek için tarafsız paylaşımın önemini vurguladı. Sayın Almahdi, petrolün aksine, suyun paylaşılacak bir kaynak olduğunu ve sadece uygun politikalar ve birbirine karşı saygı ile yönetilebileceğini belirtti. Irak Su Kaynakları Bakanı Abdulatif Rasheed, çoğu su kaynaklarının dış ülkelerden sağlanmasından dolayı, Irak’ın “su garantisinin olmadığını” belirtti. Sayın Rasheed Türkiye ve Suriye ile var olan çabaların yenilenmesi için dialogları desteklendiğini ve Arap ülkelerin hali hazırda var olan sınırı aşan suyolları anlaşmalarını onaylamalarını teşvik etti.

Tarım Kalkınması için Uluslararası Fon‘dan Kevin Cleaver Arap ülkelerini bölgenin tarihsel açıdan zengin ve eşsiz bilgi birikimine başvurmaya davet etti. Sayın Cleaver birçok modern tarım sisteminin suyu verimsiz kullandığını işaret etti. Sayın Cleaver mevcut inisiyatif sistemlerinin daha verimli teknoloji ve ürün yetiştirmeleri için yeniden yapılandırılmaları çağrısında bunlundu. Suyun özelleştirilmesi ile ilgili yoğun muhalefete karşı özelleştirme yerine daha az tartışma yaratacak terimler kullanmayı önerdi. Yeni terimlerin değişik politik alternatifleri artıracak açık oturumlara teşvik edeceğini ve her halükarda suyu teslim almak için birinin bir ödemede bulunması gerekeceğini bildirdi.

Mısır’ın Japonya Büyük Elçisi Kaoru İshikawa su ve bilim ile ilgili beş mesaj verdi. Sayın İshikawa’nın verdiği bu beş mesaj şunlardır: mevcut kaynakların verimli kullanımına saygı, tuzdan arındırma gibi tekniklerin kullanılması, teknoloji kullanarak kirli su kaynaklarını temizleme‘’doğaya yardım’’, su kullanıcıları kuruluşlarını adil su kullanımı için güçlendirme ve sanitasyon ve suyun yeniden kullanımı ile ilgili halkın görüşlerini düzeltme.

Kapanış oturumunda akademi politik kuruluşlar devlet ve sivil toplum örgütü katılımcıları Arap paydaşların 5. Dünya Su Forumuna vermiş oldukları ana mesajları tartıştılar. İleriye gitmek için olağan dışı görüşlerin önemi taraflar arasında konuşuldu. Bu görüşlerden bazıları şunlardır: su sektörü dışındaki yenilikleri takip etmek, sivil toplumun katkılarını tanımak, iyi uygulamaları yaymak, eğitim ve araştırma ile ilgili iş birliği çalışmalarını güçlendirmek, ESKY görüşlerini teşvik etmek ve su uyuşmazlıkları ile ilgili uluslararası anlaşmaların onaylanmasını hızlandırmak.

POLİTİK SÜREÇ

YEREL YÖNETİCİLER VE PARLAMENTERLER ARASINDA KONUŞMALAR: Çarşamba günü çeşitli toplantılardan sonra parlamenterler ve yerel su idarelerinden temsilciler merkezi yönetimin sorumluluğunun dağıtılması, su ve sanitasyon hakkının tartışılması için bir araya geldiler. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden Mustafa Öztürk toplantının tarihi önemine dikkat çekti ve parlamenterler ve yerel idareciler arasında işbirliğinin önemini vurguladı.

Oturum yöneticisi Fas’tan Mohamed Saad El Alami, dünya nüfusunun yarıdan çoğunun şehirlerde yaşadığını ve bunun yerel idareciler üzerinde ağır bir yük oluşturduğunu anlattı. Su kaynaklarının sürdürülebilirliğini hukuki ve politik açılardan temin etmek için işbirliğinin şart olduğunu belirtti.

Suudi Arabistan’dan Mohammed Bin Abdallah Al-Guwaihes ve Belediyeler ve Bölgeler Konseyi’nden (BBK), Louis Le Pensec ulusal ve yerel idare sistemlerinin farkı, özel sektörün atık su arıtımı tesisleri ve sanitasyondaki rolü, ve ülkelerindeki merkezi yönetimin sorumluluğunun dağıtılması konularında konuştular. Ayrıca Sayın Al-Guwaihes ve Sayın Le Pensec iklim değişimi, kirlilik, kaliteli su temin edilmesini hem parlamenterler hem de yerel idareciler tarafından çözülmesi gereken sorunlar olarak belirlediler.

Manche Fransa’nın Ülke Konseyi’nden Jean-FranÇois le Grand, bugüne kadar olan ve parlamenterlerin katıldığı oturumları özetledi. Sayın le Grand çoğu parlamenterin prensip olarak su ve sanitasyon hakkını tanıdığını ve bu hakkın devletlerce de çevre ile ilgili endişelerle aynı bağlantıda tanınması gerektiğini anlattı. Gaza Valisi ve aynı zamanda Filistin Su İdareleri Ortaklığı Başkanı, Maged Abu Ramadan birçok Filistinli’nin işgal ve adilane olmayan paylaşımlardan dolayı makul bir yolla suya erişimden yoksun olduğunu anlattı. Sayın Ramadan BKHye ulaşmak için Johannesburg Eylem Planının uygulanmasının hızlandırılmasının önemini vurguladı.

Parlamenterler ve yerel otoriteler arası olan tartışmalarda insani su hakları , geçerli yasaların yapılması ve bu yasalar için gerekli finansal yardımın yerel mercilere verilmesi konuşuldu. Gelişmekte olan ülkelerin yerel yönetimleri tarafından % 1 resmi kalkınma yardımının su kaynaklarının etkili yönetimine yardımda bulunmak ve de bin yıl kalkınma hedefinin (BKH) desteklenmesi ve uygulamasına yardım amaçlı kullanılması önerildi. Türkiye’den katılan bir parlamenter uyuşmazlık hallerinde su alt yapısının zarar görmesi durumunda bu zararın tazmin edilmesi gerektiği önerisinde bulundu.

İstanbul’dan Zekai Şen müzakereleri özetlerken bu görüşmelerin sonucundaki neticelerin kesin uygulamaya geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Aynı zamanda parlamenterler ve yerel yönetimler arası konuşmaların devam etmesi gerektiğini, insan su haklarını herkes için suya dönüştürmek, ve kirleten-öder prensibinin küresel iklim değişimine uygulanması gerektiğini de sözlerine ekledi.

YEREL OTORİTELER: Öğleden sonra, Fransa’nın eski Dışişleri Bakanı olan oturum başkanı Charles Josselin, Yerel ve Bölgesel Makamlar genel meclisini oturuma açtı. Fransa’dan Maxeville Belediye Başkanı Henry Bégore, yerel otoritelerin sorumluluk almaları gerektiğini ve su arıtma ve sanitasyon için gerekli finans araçlarını hızlı gelişen şehirlerde harekete geçirebilme yeteneğine sahip olmaları gerektiğini belirtti.

DSK üyesi ve Yerel Hükümetler için Süreklilik (ICLEI) organizasyonu temsilcisi Margaret Pageler, hidrolojik baskıyı önleme amacına yönelik olan adaptasyon önlemlerinin önemine işaret etti. Bu önlemler arasında eğitim; esneklilik; iklim değişikliğinin muhtemel etkisinin değerlendirilmesi; ve felaket yönetimi ve planlaması gelir. İstanbul’dan Zekai Şen insanların faaliyetlerinden ve kirlilikten dolayı su devriminin değiştiğini ve bu değişikliklerin sağlık ve beslenmeyi etkilediğini belirtti.

Sayın Pageler, yerel yönetim temsilcilerine, milletvekili ve bakanlara ne gibi önemli mesajlar aktarmak istediklerini sordu. Müzakereler sırasında, yerel yöneticiler etkin düzenleyici sistemler yardımıyla ve finans desteğiyle güçlendirilmelerinin gerektiği ve kıt kaynakların korunması gereği üzerinde durdular. Yerel otoritelerin vatandaşların ihtiyaçlarını en iyi anladıklarını, ve ulusal ve uluslararası kaynakların bu seviyedeki denetime tabi tutulmaları koşuluyla, suyun insan hakkı olarak sağlanması için daha iyi bir mevkide bulunduklarını vurguladılar.

İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş, bir “İstanbul Su Anlaşması (İSA)’nın son kabullenmesi” oturumuna başkanlık ettiği sırada, yerel ve bölgesel otoritelerin su güvenliğinin ve Bin Yıl Kalkınma Hedefleri (BYKH)’nin başarmaktaki görevlerinin üzerinde durdu. Ortadoğu ve Batı Asya Birleşik Şehirler ve Yerel Hükümetler Genel Sekreteri Selahattin Yıldırım, İSA’nın sadece bir anlaşma olmadığını, aynı zamanda daha uzun bir uygulama sürecinin başlangıcını temsil ettiğini not etti.

Filipinler Belediye Başkanı Reinaldo Asperin Bautista, İSA’nın yerel yönetimlere eylem taslağı sağladığını ve yerel otoritelerin 2012’deki Dünya Su Forumuna İSA’nın belli başlı uygulamalarında önemli adımlar atmış olarak geri gelmelerini arzu etti.

Dört imza sahibi şehir temsilcileri, ismen Togo’nun Atakpamé şehri; İsviçre’nin Lozan şehri, İspanya’nın Barselona şehri; ve Yunanistan’ın Thessaloniki şehri, yerel otoriteleri İSA’yı imzalamaya davet etti. Avrupa Konseyi’nin Yerel ve Bölgesel Otoriteleri Kongresi sözcüsü Gaye Doğanoğlu, anlaşmayı imzalamış bulunan şehirlerin temsilcilerini kutladı, ve yerel ve bölgesel otoritelerin ulusal ortaklarından, hem ödünç almada hem de harcamada daha iyi finansal performans gösterdiklerini not etti.

Bazı yerel otorite temsilcileri Yerel ve Bölgesel Eylem Planı Talimatı’nın ekinde referans verilen “su havzaları arası aktarmaları” ‘nın ekten çıkartılmaması durumunda Anlaşma’yı imzalayamayacaklarını üzülerek belirttiler. Diğerleri hali hazırda havzalar arasında su paylaşımının olduğunu belirttiler ve ifadenin çıkartılmasına karşı çıktılar. Yıldırım söz konusu ifadenin “su havzaları arası aktarmaları” ’nın “yerel sınırlar içerisinde” şeklinde kısıtlanmasını tavsiye etti. Bu öneriye, bazı yerel otoriteler (sınır ötesi sular aktarımlarının gelişmekte olan ülkeler için potansiyel önemini vurgulayanlar) tarafından karşı çıkıldı. Bu ifadenin dahil olması konusunda endişe duyanlar kahve arasında görüşmelere devam ettiler. Yıldırım “havzalar arası aktarım” ifadesinin çıkartılıp yerine havzalar arası aktarımı destekleyen yerel otoritelerin listesinin dipnot olarak konulmasını tavsiye etti.

Fransa’nın Cergy-Pontoise Belediye Başkanı Dominique Lefebvre, İSA’nın uygulanması konusundaki oturumun açılışını yaptı ve “Galip veya Destekleyen Şehirler” ‘i, bu şehirlerin İSA’daki taahhütlerinin yanı sıra İSA’nın elçileri olarak hareket etmeyi; kendi bölgelerinde teşvik etmeyi; bir temaya önderlik etmeyi ve bu tema üzerinde yerel otoriteler arasındaki işbirliğini desteklemeyi; ve uygulama konularında edindikleri bilgi ve tecrübeyi paylaşmayı kabul ettiklerine dikkat çekerek tanıttı. Lozan, İsviçre; Viyana, Avusturya; ve İncheon, Kore Cumhuriyeti yerel otoriteleri İSA’nın uygulanmasında başröl almayı kabul ettiler.

Uygulama konusunda, yerel otoriteler su tedarik etme kontrolününün devamına, özellikle de hizmetler özelleştirildiğinde; sudan elde edilen kazancın ve arıtmasındaki zorlukların paylaşılmasına; ve bütün evlerin ve şirketlerin suya erişimine olan ihtiyacın “Galip ve Destekleyen Şehir” olmakta bir ön koşul olmasını görüştüler.

Kapanış konuşmasında Belediye Başkanı Topbaş su ve sanitasyon ihtiyaçlarının yerel otoriteler tarafından karşılanması gerektiğini vurguladı ve İSA’ya tüm desteğini verdi. Yerel yönetimler içerisinde bir su kurulu oluşturulmasını önerdi ve otoritelerin, bir sonraki Dünya Su Forumu’nda İSA’nın prensiplerini yerine getirmeleri ve katettikleri gelişmeleri rapor etmeleri gerektiğini ekledi.

TEMATİK OTURUMLAR

KÜRESEL DEĞİŞİM VE RİSK YÖNETİMİ

AFETLERDEN SONRA VE UYUŞMAZLIK ORTAMLARINDA SU YÖNETİMİ: Uluslararası Kızıl Haç Komitesi’nden Robert Mardini, afetlerin ilk meydan geldiklerinde çok yoğun bir şekilde basının ve bağışta bulunanların ilgisini çektiğini fakat uluslararası ilginin azalması ile beraber finansmanda güçlüklerle karşılaşıldığına dikkat çekti. Oturumun Filistin’de işgal altında olan bölgelerde içme suyuna erişim ve sanitasyon konusu üzerine yoğunlaşacağını bildirdi.

Fransız Kalkınma Örgütü’nden Stephanie Oudut, Filistin’de su sektörünün tam bir karmaşa içinde olduğunu belirtti. Fakat bu karmaşanın nedeninin kapasite veya finansman eksiğinin değil politik durumun bir sonucu olduğunu belirtti. Sayın Oudut bağışlarla yürütülen bir çok projenin İsrail sınırından yapı malzemeleri ve işçi geçişine izni için müzakere yapmanın zorlukları nedeni ile durdurulmak zorunda kaldığını anlattı. Alternatif olarak, durumun Gaza veya Mısırda bir tuzdan arındırma tesisi kurularak rahata kavuşturulabileceğini ancak yeniden uyuşmazlık ortamına girilebileceği için bölgeye yatırımların garanti edilemediğini anlattı.

İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Örgütü’nden Annika Johansson olay mahalinde işbirliğinin önemine ve esnekliğin ve Filistin’de bağış yapanların uzun vadeli bir görüşleri olması gerektiğine değindi. Japonya Uluslararası İşbirliği Örgütün’den (JUİÖ) Takeshi Naruse ve Okazaki Yuji, JUİÖ’nün Filistin, İsrail ve Ürdün arasındaki su problemlerini uzlaştırmak için su altyapısını geliştirmek için yaptıkları yardım hizmetlerini anlattılar. Fransa Solidarite’den, Alain Boinet ve Pierre Gallien aşağıdaki konuların önemini belirttiler: bilgi paylaşımının artırılması, uyuşmazlıkların azaltılması için daha kararlı insani yardım taahütleri, yeniden yapılandırma çalışmalarında toplum katılımı, uyuşmazlık sonrası yeniden yapılandırma inşaatlarında fonların mobilizasyonu.

Arap Ülkeleri Birliği ve Filistin Otoritesi’nden temsilciler bölgede suya erişimle ilgili hukuki konuları tartıştılar. Suyun uluslararası insaniyet hukukunda “insanın yaşayabilmesi için elzem olan sivil bir nesne” olarak korunmaya tabii olduğunu bildirdiler.

Kendisini Sanal Su Bakanı olarak tanıtan Filistin Su İdaresi Başkanı Shaddad Attili, Filistin’in su ile ilgili güvensizliklerine kalıcı çözümler bulunmasının zorluklarını anlattı. Sayın Atili, Cumhurbaşkanı Abbas’ın suyun Filistin-İsrail uyuşmazlığı kapsamından çıkarılması çağrısını hatırlattı ve Filistin Otoritesi’nin 1997 BM Suyolları Anlaşmasını destekleyeceğini ve bu konu ile ilgili olarak İsrail ile görüşmelere devam edileceğini bildirdi. Sayın Attili, tuzdan arıtmanın “ayaklarımızın altında olan suyu terk etmek” anlamına geldiğini anlattı ve bunun yerine uluslararası hukuku kullanarak sınır aşan kaynakların paylaşılmasının yollarını bulmayı teklif etti.

TEMATİK ÖZET “KÜRESEL DEĞİŞİM VE RİSK YÖNETİMİ”: Dünya Su Konseyi’nden (DSK) Ger Bergkamp’ın yönettiği oturumun teması iklim değişiklikleri, göç ve afetler şeklinde idi.

İklim değişikliklerine uyumda Su ve İklim Kooperatif Programı’ndan Henk van Schaik bölgesel görüşmelerdeki iklim değişikliği uyumunu şu şekilde özetledi: planlama ve finans, taraflar arası yapılması gereken bilgi değişimi, uyum için uygulanacak olan ulusal bütçe, ve finans çerçevesi. Panel ve katılımcılar tartışmalarına şu yönde devam ettiler: uyumun bir hayat tarzı olması, yerel düzeyde uyum mekanizmaları, kıraç ve yarı-kıraç bölgelerde su teminatı, yerel eylemler için gerekli uluslararası finansman, mangrove türü ağaçlar, ormanlar ve sulak alanların iyileştirilmesi.

Göç konusunda Birleşmiş Milletler Çevre Programı’ndan Tim Kasten ve Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim İşbirliği ve Kültür Örgütü’nden Janos Bogardi göçün temelini teşkil eden sorunların nedenlerinin bulunup kırsal kesimlerdeki bu nedenlere öncelik verilmesi gerektiğinin altını çizdiler. Göçün farklılıklarında kırsal ve kentsel ve aynı zamanda uluslararası ve yurt içinde olduğunda bir çeşit uyum olduğunu açıkladılar. Tartışmaların devamında şu konulara da değinildi: göçte suyun direkt bir neden olmasındaki farklı görüşler, artan kentselleşme ile başa çıkabilecek yeterli su sistemlerinin planlanması ve cinsiyeti göz önüne alma şeklinde idi.

 Afet yönetimi konusunda Uluslararası Hidroloji Cemiyeti’nden Kuniyoshi Takeuchi öneri ve sonuçları şu şekilde özetledi: proaktif bir politikanın reaktif politika ile yer değiştirmesi gerektiği, ulusal sorumluluğun önemi, etkin erken uyarı sistemlerinin önemi şeklinde idi. Panel ve katılımcıların tartışmaları şu şekilde devam etti: acil cevap ve önlem için gerekli finansman, dış dünya ile konuşmalarda kullanılacak basit dil, su ve sanitasyon hakları ile kadınların karar verme aşamasındaki konumunun önemi, modern ve geleneksel komünikasyon araçlarının birleştirilmesi, adilane su paylaşımı, ve iyi su yönetimi.

Son görüşlerin ardından Sayın van Schick iklim değişikliklerini, göç ve afetlerin küresel bir olay olduğunu, ve bunlar için yerel çözümler bulunması gerektiğini sözlerine ekledi. Gençlik Forumundan bir katılımcı iklim değişiklikleri gündeminde suyun önceliği ve önlenilebilinir tedbirler için gerekli olan uyarma sistemlerini uygulamaya geçirmek gerektiğini belirtti.

Katılımcılar şu konuları da göz önüne aldı: özel sektörün katılımı ile bulunabilecek çözümler, uyum fonunun denetleyici mekanizmalar, para kaynaklarını doğru kullanmak için yapılması gereken kuruluş, adaptasyon ve kalkınma için gerekli planın koordinasyonu, ve su ile uyumun bağları.

İNSANİ KALKINMAYI İLERLETME VE BKH

DAHA İYİ SU YÖNETİMİ YOKSULLUĞU VE AÇLIĞI NASIL ÖNLEYEBİLİR? BİR SENTEZ: Uluslararası Sulama ve Drenaj Komisyonu’ndan (USDK) Chandra Madramootoo sentez oturumunu açtı. Bu oturumda Sayın Madramootoo yoksulluk ve açlık ile ilgili tartışmayı yiyecek krizi bağlamına taşıdı ve bu krizin BKHine ulaşmakta güçlükler yarattığını belirtti.

Uluslararası Tarım Araştırması Danışma Grubu’ndan Jonathan Woolley, su kaynaklarını ana olarak kullanan alanın tarım olmasına karşın, tarımın Forumda pek ele alınmadığına dikkat çekti ve tarımın su ile ilgili tartışmalarda daha merkezi bir rol alması için çağrıda bulundu.

Arap Su Birliği’nden Salih Abdin, yiyecek üretimi ile ilgili sorunlara değindi ve bu bağlamda nüfus artışı, doğal felaketler ve tarım ürünlerinin biyoyakıt olarak kullanımı ile ilgili alanlara temas etti. Sayın Abdin uluslararası işbirliğinin önemine ve uluslararası yiyecek ticaretinin sistemli bir şekilde yönetilmesinin gereğine dikkat çekti.

Su ve tarım ile ilgili üç tematik oturuma katılan gazeteciler konu ile ilgili izlenimlerini özetlediler. Uluslararası Sulama ve Drenaj Komisyonu’ndan (USDK) Suresh Kulkami “artan talebi karşılamak üzere yiyecek üretimi yapabilmek” konulu tavsiyeler, taahhütler ve inisiyatifleri sundu. Bu sunum artan yiyecek talebini karşılamak için kısa ve uzun vadeli çözümleri, veri toplama ve analizini iyileştirme çalışmalarını ve kadınları su yönetimi ile ilgili sorunların karar verme sürecine katma çalışmalarını da kapsadı.

Teshome Atnafir Guyo “yiyecekle ilgili piyasa mekanizmalarının kırsal gelişimi nasıl iyileştirebileceği ve yoksulluğu azaltmak” oturumunda açıklanan ana noktaları özetledi. Sayın Guyo çiftçilerin kredi ve piyasalara ulaşabilmelerinin önemini de anlattı.

Yiyecek için biyoenerji veya su konulu oturumda WSM Leshika Danışma Şirketi’nden Isobel Van der Stoep katılımcılara yiyecek ve petrol için suya yoğunlaşmayı, çiftçi katılımı, entegre politik kalkınma, araştırma ve geliştirme için gerekli finansmandan söz etti.

Panel Başkanı Khalid Mohtadullah su ile ilgili sektörlerin birleştirilmesi tavsiyesini överken Sayın Guyo önemli tavsiyeleri şu şekilde özetledi, ulusal ve uluslararası bağlamda entegre su yönetiminden entegre kaynak yönetimine dönüldüğünü belirtti.

Bu müzakereler sırasında katılımcılar içinde bulunduğumuz finansal krizin yoksulluğa ve açlığa olan etkisinden bahsederken ulusal ve uluslararası Bakanların da konu ile ilgili ortak hareket etmelerini istediler. Katılımcılardan bir tanesi su hakkının tanındığından ama bunun yiyecek için su hakkına yansıtılmadığını belirtti.

Paneldekiler ve katılımcılar aralarında şu konuları tartıştı: arazi ayrıcalığı ve su hakları, daha yüksek emtia fiyatlandırılması, bağış yapan toplum ile görüşmeler, teknolojik transferler ve artan su üretimi için gerekli teknoloji, petrol ve yiyecek fiyatlandırılmaları ile ilgili bağlantılar, kuraklık ve arazilerin bozulmasından kaynaklanan yiyecek üretiminin azalması.

FİNANS

SU SERVİSLERİNİN FİYATLANDIRILMASI- SÜRECİN ÖNEMİ: ANLAŞMAZLIKLARIN ÜSTÜNDEN GELMEK, DİALOG KURMAK: Su Dialogları’ndan Robin Simpson, oturumun hedefinin tam maliyet vergi yenilenmesi çerçevesinden, çoklu fiyatlandırma mekanizmalarına bağlı geçişin gerçekleştirilmesi olduğunu belirtti. Farklı bakış açıları olan oturumcuları şu konulara değinmek üzere davet etti: fiyatlandırma stratejilerinin oluşturulmasında politik hedefler; vergi saptama konuşmalarındaki farklılıklar; şeffaf, bilgili ve katılımcı süreçler kurmanın yolları.

Portekiz Su ve Katı Atık Düzenleme Enstitüsü’nden João Simão Pires, hernekadar nüfusun büyük bir kısmının hizmetler için ödeme yapabilmelerine rağmen, su fiyatlandırılması kriterlerinin standardizasyonunun gerekliliğinden söz etti. Hindistan Tamil Nadu Eyaleti IAMWORM Projesi’nden Vibhu Nayor bu tartışmalarda genellikle karşılaşılan yanlış anlaşmalardan bahsetti. Bunların arasında yeterli mali sermaye gereksinimi, maliyet yenilenmesinin daha verimli hizmet sağlamasına yol açtığını ve sürdürülebilir kaynakların kullanımını belirtti. Savunma Fonu Ortaklığı’ndan Maurice Bernard su servis fiyatlandırılmasında yoksullar lehine olan bağış yapanların inisiyatiflerinin altını çizdi. BKH’nin bir kısımında bilgi kapasite oransızlığını azaltmak için kullanılabileceğini sözlerine eklerken bunun da bütün kamunun katılımı ve daha iyi idare için önemli bir ön koşuldur dedi.

Filipinler Manila Su’dan, Perry Rivera şirketinin başarılarını anlattı. Manila Su’yun yoksul bir müşteri kitlesi olmasına rağmen birbiri ile rekabet halinde olan kamu isteklerini yerine getirmek, kendi hizmet gereklerini yerine getirmek ve tarifeleri on yıllık bir zaman dilimi içerisinde yediye katlamak gibi konularda çok başarılı olduğunu anlattı. Bu başarının nedenini güvenilir ve yüksek kalitede hizmet vermelerine ve yoksul müşterilerin gelir verilerinin düzenli olarak değerlendirilmesi sonucunda yoksul müşterilerin verebilecekleri doğru “maliyeti” tespit edebilmeleri olarak belirledi. Uluslararası Kamu Hizmetleri’nden David Boys çalışanların daha yüksek verim almak adına daha yüksek maliyetlere maruz kaldıklarını belirtti. Maliyeti düzenlemek için ve daha çok kullanımda bulunanların daha çok ödemesi ve daha çok ödeme gücü olanların daha çok ödemesi için 3T görüşlerine ( tarifeler, vergiler ve transferler) önem verilmesi gerektiğini bildirdi.

Tartışmalar sırasında birkaç katılımcının önemle değindiği ana sorunlardan bir tanesinin sürdürülebilirlik için gerekli olan maliyet kurtarmanın özellikle tarım için su üretimine bağlı olarak su kullanım hacmine hedeflenmek şeklinde konuşuldu. Bunun dışında ortaya atılan başka sorunlar ise şu şekilde idi: kamu-özel sektör ortaklıklarında oluşabilecek ön görülmemiş gizli maliyetler, kötü proje tasarımı ve ülke riski borcu arasındaki bağ, bunu uygulamaya koyabilmek için de şeffaf, katılımcı ve güvenilir araçların yaptırılması.

KONFERANS MERKEZİ ÇEVRESİNDE

GENÇLİK GÖSTERİLERİ VE DİĞER ETKİNLİKLER: Öğlen yemek saatinde Gençlik Forumu 5. Dünya Su Forumunu iki farklı mekânını birbirine bağlayan Haliç köprüsü üzerinde gösteriler yaptılar. Akşamüstü de 20 Mart Cuma günü kapanış merasimi hazırlıkları için tematik bir senteze katıldılar.

GELECEK KÜLTÜREL FALİYETLER: Forumun kültürel etkinlikleri çerçevesinde katılımcılar için de 20 Mart Cuma aksamı saat 8:30 da Cemal Reşit Rey konser salonunda dünyaca ünlü vurmalı çalgı ustası Burhan Öçal tarafından bir konser verilecektir. Dünya Su Forumu Bülteni, Dünya Müzakereleri Bildirimi © <enb@iisd.org> yayıncısı olan Uluslararası Sürdürülebilir Gelişme Enstitüsü’nün (USGE) <info@iisd.ca> bir yayınıdır. Bu yayın Robynne Boyd, Claudio Chiarolla, Alexandra Conliffe, Tallash Kantai, Wangu Mwangi, Kate Neville, ve Anna Schulz tarafından yazılmış ve düzenlenmiştir. Fotoğrafcı Leila Mead’dir. Elektronik ortam yayın hazırlayıcısı Diego Noguera’dır. Türkçe versiyonu Marlen Kokaz-Roy, düzeltmeleri C. Jocelyne Kokaz-Muslu tarafından yapılmıştır. Editör Lisa Schipper’dir, Ph.D. <lisa@iisd.org>. USGE Haberleşme Servisi Direktörü Langston James ‘Kimo’ Goree VI’dir <kimo@iisd.org>. Bu toplantının kapsanması ile ilgili fonlar 5. Dünya Su Forumu Sekreterliği tarafından temin edilmiştir. USGE’ye 161 Portage Avenue East, 6th Floor, Winnipeg, Manitoba R3B OY4, Canada; tel:+1-204-958-7700, fax:+1-204-958-7710 bilgilerinden ulaşabilirsiniz. Bültendeki görüşler yazarların görüşleri olup USGE’nin konu ile ilgili görüşlerinden farklı olabilir. Bültenden alıntılar gerekli akademik referanslar verilerek başka yayınlarda kullanılabilir. Bültenin elektronik kopyaları e-posta listelerine (HTML ve PDF formatları ile) gönderilecektir. Aynı Bültene <http://enb.iisd.org/> adresinden de ulaşabilirsiniz. Bültenle ilgili bilgi edinmek ve bültenle ilgili haberleşme hizmetleri için, USGE Direktörü <kimo@iisd.org>, +1-646-536-7556, 300 East 56th St., 11A, New York 10022, United States of America ile temasa geçiniz. 5. Dünya Su Forumuna katılan USGE ekibine <alexandra@iisd.org> e-posta adresinden ulşabilirsiniz. | USGE HS “Bağlantılar“ ana sayfasına geri dön | USGEnet’i ziyaret et | USGE HS’ye e-posta gönder | © 2009, USGE. Her hakkı saklıdır.

Participants